Gökhan ve Ağlama Krizleri

Gökhan her şeye ağlayan bir çocuktu. Ne zaman istediği bir şey olmasa, hemen gözyaşlarına boğulurdu. Annesi ve babası onun bu huyundan çok rahatsızdı. Ona her zaman “Ağlamak bir sorunu çözmez, aksine daha çok sorun yaratır.” derlerdi. Ama Gökhan bunu anlamazdı.

Bir gün annesi ve babası ona bir sürpriz yapmaya karar verdiler. Onu bir okula yazdırdılar. Gökhan ilk gün okula gittiğinde çok heyecanlıydı. Okulda bir sürü arkadaşı olacağını düşünüyordu. Ama okulda hiç de beklediği gibi olmadı. Öğretmeni ona bir şeyler öğretmeye çalıştığında, Gökhan ilgisini kaybedip başka şeyler yapmaya başlıyordu. Arkadaşları onunla oyun oynamak istediğinde, Gökhan onlara katılmak yerine kendi başına takılıyordu. Ve en önemlisi, ne zaman istediği bir şey olmasa, hemen ağlamaya başlıyordu.

Okulda kimse Gökhan’ı sevmiyordu. Öğretmeni onunla ilgilenmiyordu. Arkadaşları onunla oynamıyordu. Gökhan çok yalnızdı. Ama yine de ağlamaktan vazgeçmiyordu.

Bir gün annesi ve babası ona yeni kıyafetler ve oyuncaklar aldılar. Gökhan bunları görünce çok sevindi. Ama paketleri açtığında şaşırdı. İçinden çıkan kıyafetler ve oyuncaklar çok küçüktü. Ona hiç uymuyordu. Annesi ve babası ona “Biz sana küçük bir çocuk gibi davrandığın için küçük çocuk kıyafetleri ve oyuncakları aldık. Eğer büyük bir çocuk gibi davranırsan, sana büyük bir çocuk kıyafetleri ve oyuncakları alırız.” dediler.

Gökhan bunu duyunca çok üzüldü. Kendini odasına attı ve ağlamaya başladı. Ama bu sefer ağlaması farklıydı. Kendi kendine “Ben neden her şeye ağlıyorum? Neden kimse beni sevmiyor? Neden annem ve babam bana küçük çocuk kıyafetleri ve oyuncakları aldı?” diye soruyordu. Sonra aklına okuldaki arkadaşları geldi. Onlar hiç ağlamıyorlardı. Onlar öğretmenlerini dinliyorlardı. Onlar birlikte oynuyorlardı. Onlar mutluydular.

Gökhan birden anladı. Kendisi yüzünden her şeyi berbat ettiğini fark etti. Her şeye ağlamak yerine, sakin olup çözüm yolları araması gerektiğini anladı. Annesinin ve babasının ona söylediği öğüt aklına geldi. “Ağlamak bir sorunu çözmez, aksine daha çok sorun yaratır.” Gökhan artık ağlamayı bırakmaya karar verdi.

Ertesi gün okula gittiğinde her şey değişti. Öğretmenine saygılı davrandı. Arkadaşlarıyla oyun oynadı. İstediği bir şey olmadığında, ağlamak yerine konuşmaya çalıştı. Okulda herkes Gökhan’ı sevmeye başladı. Öğretmeni onunla gurur duydu. Arkadaşları onunla eğlendi. Gökhan çok mutluydu.

Akşam eve geldiğinde, annesi ve babası onu bekliyordu. Ona yeni kıyafetler ve oyuncaklar aldıklarını söylediler. Gökhan bunları görünce çok sevindi. Ama bu sefer paketleri açtığında daha da sevindi. İçinden çıkan kıyafetler ve oyuncaklar ona tam uyuyordu. Annesi ve babası ona “Biz sana büyük bir çocuk gibi davrandığın için büyük bir çocuk kıyafetleri ve oyuncakları aldık. Seninle çok gurur duyuyoruz.” dediler.

Gökhan annesine ve babasına sarıldı. Onlara çok teşekkür etti. Sonra odasına gitti ve yeni oyuncaklarıyla oynamaya başladı. O günden sonra Gökhan hiç ağlamadı. Annesi ve babası onu çok sevdi. Arkadaşları onunla çok eğlendi. Gökhan çok mutlu oldu.

*Büyüdükçe sorumluluklarımız da artar. Bu yüzden her şeye ağlamak yerine, sakin olup çözüm yolları aramalıyız.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir