Yusuf, babası Bora ve annesi, yıllar sonra babaannesinin ve dedesinin evine gitmeye karar verdiler. Bahar gelmişti ve her yerde çiçekler açıyordu. Yusuf, babaannesini ve dedesini çok özlemişti. Onlarla vakit geçirmek için sabırsızlanıyordu.
Uzun bir yolculuktan sonra, ailelerinin evine vardılar. Babaanne ve dede, onları kapıda karşıladı. Hepsi birbirine sarıldı. Yusuf, babaannesinin ve dedesinin kokusunu içine çekti. Onlarla çok mutluydu.
Babaanne, onlar için çok güzel bir sofra hazırlamıştı. Yusuf, babasının ve annesinin sevdiği yemekleri yedi. Sonra babaanne, ona masallar anlattı. Yusuf, babaannesinin sesine kulak verdi. Onun anlattıklarıyla hayal kurdu.
Ertesi gün, Yusuf babasıyla birlikte bahçeye indi. Bahçede bir sürü ağaç vardı. Ama Yusuf’un dikkatini çeken bir şey daha vardı. Ağaçların önünde isimler yazılı taşlar duruyordu. Yusuf, babasına sordu:
“Baba, neden bu ağaçların önünde isimler yazıyor?”
Babası, ona gülümsedi ve anlatmaya başladı:
“Bak oğlum, bu ağaçlar bizim ailemizin ağaçları. Bu ev çok eskiden beri bizim ailemizin evi. Deden de burada doğdu. Dedenin babası, deden doğduğunda onun için bir ağaç dikti ve önüne ismini yazdırdı. Sonra deden de ben, amcan ve halan doğduğumuzda bize de ağaç dikip önümüze isimlerimizi yazdırdı. Bu bizim aile geleneğimiz oldu. Bu ağaçlar bizim ailemizin simgesi oldu.”
Yusuf, babasının anlattıklarına çok şaşırdı. Bu ağaçların hepsinin bir hikayesi vardı. Bu ağaçlar, ailesinin geçmişini anlatıyordu. Yusuf, ailesinin geleneğine hayran kaldı.
Babası, ona bir sürpriz yapmak istedi. Ertesi gün, onu bahçeye çağırdı. Yusuf, bahçeye indiğinde babasının elinde bir ağaç fidesi gördü. Babası, ona dedi:
“Oğlum, dün sana anlattığım aile geleneğimizi hatırlıyor musun?”
Yusuf, evet dedi.
Babası, devam etti:
“İşte bu da senin ağacın. Sen de bu ağaç gibi büyüyeceksin. Bu ağaç, senin ailemize katkın olacak. Bu ağaç, senin izin olacak.”
Yusuf, babasının sözlerine çok sevindi. Kendisinin de bir ağacı olacaktı. Babasıyla birlikte ağacı diktiler. Yusuf, ağacına su verdikten sonra, önüne ismini yazdırdı. Yusuf’un ağacı, bahçedeki diğer ağaçlara katıldı.
Yusuf, o tatili hiç unutmadı. Ailesinin geleneğini çok sevdi. Büyüdüğünde, kendi çocuklarına da ağaç dikeceğine söz verdi. Ailesinin geleneğini sürdürecekti.
*Ailemiz bizim en değerli varlığımızdır. Onlara saygılı ve sevgili olmalıyız. Ailemizden öğrendiğimiz güzel şeyleri, gelecek nesillere aktarmalıyız.